Hayatı Harf İnceliğinde ve Kelime Nizamında Algılamak:
Her Şey Hakkın Bir Sözüdür…
Bu alem Hakk’ın bir sözü ile meydana gelmiş; geçmiş zaman kipinde konuşuyor olsak bile, bu gelme bir süreklilik bildirir ve “her şey ‘söz’ ile oldu, olmaya devam ediyor” deriz. Bu nedenle Allah, bazen tüm yaratıklarını kelimeler diye isimlendirir. Her şey söz ile meydana geldiği için (Ol emri) her şey aynı zamanda bir kelime düzeninde var olmuştur. Bu kelimelerin yapı taşları ise harflerdir. Hz. Ali insanı anlatırken ‘Ben b harfinin altındaki noktayım’ der. Bu söz kelimenin biraz daha gerisine giderek her şeyi harf gibi görmek rikkatini sergilemek demektir. Ben bir harfim, sen bir harfsin, o bir harftir; hepimizde saklı anlam ise Hakk’ın bizdeki tecellisidir.
İslam sanatları Hakk’ın cemalini ve ihtişamını sergilemek, O’nun farklı tecellilerini idrak etmek üzere kuruludur. Bu amaçla hat sanatı ortaya çıkmış, alemi harflerle anlatmak, Hakk’ın sözlerini harflerle teşhir ve tespit etmek istemişlerdir. Öyle ki İslam güzel sanatlarının temelinde harfler, sözler, kelimeler yer almıştır. Gerçekte anlatılan hep aynı şeydir: Söz olan alemde Hakkın sözünü yazmak, onu levhalarla sözlerin arasında en güzel söz olarak kaydetmek. Bu anlamıyla harflere düşkünlük, her müminin sanat anlayışında bariz bir yer tutar. Onlar harflerin verdiği imkanlarla hayatlarını güzelleştirmek, içlerindeki güzelliği aleme taşımak, duygu ve düşüncelerini harflerin güzellikleriyle anlatmak istemişlerdir. Hiç kuşkusuz Harfleri bize sevdiren ise ilahi kelamdır.
Şimdi, harflerin daha farklı alanlarda, daha farklı imkanlarının peşinden gidiyoruz. Bir söz olan bu alemde harflerin yardımıyla yeni güzellikler, yeni hatırlamalar ardından gidiyoruz. Her gün kullandığımız bir masada bir harf motifi eklemekle masanın gerçekte bir söz olduğunu, onu var eden sanatkarın ardındaki büyük sanatkardan izler taşıdığını hatırlamak istiyoruz; bunun için masalara, sehpalara harfler ekledik, onları ve ardındaki büyük sanatı hatırlamak için. Sürekli kullandığımız eşyayı harfler ile derinleştirmek istedik; onları bizim için yapan insanları yaratan büyük Sanatkarın izlerini takip etmek için; hatırlamak için harfleri bir mühür gibi, belki bir imza gibi her bir ürüne katmak istedik.
İslam ahlakı her şeye hürmet, var olan her şeyi takdir, tüm yaratılmışları değerli görmek ilkesinden hareket eder. Tüm alem Hakk’ın sözleri ise hürmetten başka insana ne düşer ki? İçinde yaşadığımız dünyanın her bir parçasına gösterilen büyük dikkate ve inceliğe ise ‘adap’ adı verilir. Adap eşyayı yerli yerinde görmek, her birinin bir amaç için istimal edildiğini bilmek, yapana ve daha önemlisi de yapanı yaratana teşekküre doğru ilerleyen zarafetin adıdır.
Biz bu çalışmalar sürecinde harfleri bir hatırlama, eşyanın yaratılış gayesini ve kullanım imkanını yad vesilesi sayarak eşyanın kıymetini yeniden düşünmek istiyoruz. Çevremizdeki nesnelere, kullandığımız araç ve gereçlere bir tür isim vermekle onlara saygıyı geri çağırmak, onları insana amade kılan Sanatkarı hatırlamak istiyoruz. Harfler o nesnelerin şifreleri, onların yapı taşları olarak düşünüldü. Bu harfler ile eşya arasında irtibat kuran zihin, eşyayı alem içinde ‘abes’ ve anlamsız şeyler olarak görmemek için harfler ile eşya arasında irtibat kurdu. Eşya kullanıp sonra bir yana atacağımız şeyler değildir; her şey alemde bir amaç için yaratılmış, her şey bir sır taşıyan bir varlık parçasıdır. Her şey bir kelimedir, her kelime ise bir harftir. Bunu hatırlayalım diye harfleri bir hatırlama vesilesi kabul ettik.